Çok değil hani, daha düne kadar seni seviyor olacaktım...'
Ve akacaktın dur daha içime, içime!
Saklayacaktın saçlarımı göğsünde
Kaybolacaktın bir ben, bir sen olup!
Çok değil be adam, çok değil!
Daha düne kadar aklımı kemiren, iliklerime işleyen sesin elbet bir gün buluşacaktı nefesimle
Kalmayacaktı tek düze satırlar da bu ikilem
Düz bir yokuş olup ağır, ağır çıkacaktık seninle
Çok değil!
Çok değil be adam!
Daha düne kadar sevecektim ben seni
Ben olamayı unutup, alabildiğince sana, sen olacaktım
Çok değil, çok!
Daha düne kadar herşeyi silip bir kalemde, aramayıp yazacak satır haykıracaktım bile
'Şimdi sen miladını tamamlayan bir takvim misali, satır satır düştün gözümden yerlere...'
Tenine teri karışan toprak misali
Dünü unutmayı isteyen gün misali
Çok değil hani saniyeler, satırlar, günler misali
Vazgeçtim aşktan...
Şimdi herşey bir kağıt kesiği
İnce, ince işlenen umut misali
Dönüş var mıdır düne? der misali
Vazgeçtim aşktan...

0 yorum:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.